“Nadastaki bahçeler gibi korudular… ama her zaman rüzgarla gelen yabanıl tohumlar vardı. Kadınların sanatları için ihtiyaç duydukları araç ve yerler için yalvarmaları gerekiyordu ve hiçbirini bulamadıklarında ise ağaçlarda, mağaralarda, ormanlarda ve dolaplarda kendi alanlarını yarattılar”
Clarissa P. Estés, Kurtlarla Koşan Kadınlar, 2017: 17
















Bu atölye, İzmir Büyükşehir Belediyesi Akdeniz Akademisi tarafından 4 Ekim-15 Ekim 2022 tarihleri arasında yedincisi düzenlenen İyi Tasarım/Good Design İzmir kapsamında yer alan ‘Yaşamsal/Vital’ temalı etkinlik kapsamında gerçekleştirilmiştir. Bu atölyede dişil tarafa ait gören, bilen, toplayan, onaran, yaratıcı, hayalperest, bulunduğu her alanı yuva yapan ve hissedene dair referanslardan yola çıkılarak, yaşamın dişil prensibini onurlandıran, olan ve eyleyen (Telek, 23) bir yaklaşımla ‘bahçe’ kavramı bir metafor olarak ele alınmıştır. Eril enerjinin doğrusallık, akılcılık, düzen, güç, ayrıştırma odağının tersine, dişil (enerji/ prensip/ arketip) yaratılışın akıcılık, yaratıcılık, doğurganlık, teslimiyet, sürece odaklılık, döngüsellik, sezgisellik, besleyicilik, bedensellik, birleştirme, kapsama, ilişki ve hissiyat vasıfları üzerinde temelinde katılımcılar tarafından tasarım ürünleri üretilmiştir.
Atölye kapsamında ‘bahçe’ kavramı ritüellerin gerçekleştiği, insanın yapma eylemine doğanın vahşiliği ile beraber izin verilen bir ara mekan olarak tanımlanmaktadır. Bu bahçe içinde ise dişil yanımız sezgi düzeyinde de olsa onarıcı, yenileyici, üretken, şifacı tarafları ile ‘vahşi kadın arketipine’ dair anaerkil varlığın eylemlerini bilmektedir. Bu bağlamda atölye süresince katılımcılar, zaman zaman bahçe, insan ve doğanın beraber yaptığı, zaman zaman da vahşiliğe izin veren, sınırları bozan, sınırlar koyan; kendi ritüellerini gerçekleştirerek üretimlerde bulunmuşlardır. Kendi yaşamsal bahçeleri için ise kendilerine ait hissettikleri doğal malzemelerle üretimlerini gerçekleştirmişlerdir.
Atölye sonunda ise geleneksel ve yenilikçi yöntemlerin bir arada kullanıldığı, bitkilerin, suyun ve çeşitli minerallerin yenileyici ve onarıcı özellikleri ile yaşamsal bir kurgu bahçe oluşturulmuştur. Herkesin kendi üretim becerilerini bir araya getiren bu bahçe inşası süresince toplayıcı olarak vahşi kadın arketipi ile bağlantı kurularak elde edilen bitki, tohum, kök, yaprak, çamur, kemik, reçine ve çeşitli mineraller gibi doğal malzemelerden elde edilen renkler ve bu renklerle boyanmış tasarımlar ile kollektif ve yaşamsal bir alan tanımlanmıştır.
Atölye süresince şu sorulara cevap aranmaya çalışılmıştır:
- Vahşi kadının ortak bahçe alanı nasıldır? Nadasa mı bırakılmıştır, birbirinden canlı simbiyotik bir yaşamı mı barındırır?
- Bu bahçenin bitkileri, yaşam alanını paydaşları kimler ve neler olabilir?
- Bitkiler ve insan dışı diğer canlılarla nasıl ortak bir yuva bahçe oluşturabiliriz?
- Eko-feminist bir anlayışla dişil bilgeliğin dönüştürücü gücünden nasıl beslenebiliriz?
- Bizim bahçemizin, renkleri, kokuları, dokuları neler? Nasıl bir bahçeye uyanmak istiyoruz?
Atölye Koordinatörleri:
Elif Tekcan
F. Dilek Himam Er
Melis Baloğlu
Atölye Katılımcıları:
Alara Ertenü
Berfin Özel
Berke Can Çetin
Büşra Melis Koçak
Eda Can
Enes Yolcu
Gizem Defne Erdemir
İlinay Özdem
Melis Kılıç
Sinem Demirel Özer
Zamliycih
Teşekkürler:
Bahar Arat Yama
Elvan Özkavruk Adanır
Emre Yıldız
Mustafa Demiröz
Özgür Yurttaş Erda
Tarık Aru